Tarih, araştırma alanı olarak, insan kayıtlarına, yazılı ya da sözlü kaynaklara dayanır. Tarihi bilgi, geçmişteki olaylara ilişkin bilinenlerin, tarihe ilişkin güncel düşünce çerçevesiyle yorumlanmasıyla oluşur.
Tarih kelimesinin Batı dillerindeki tüm karşılıkları Grekçe istoria, istorien sözcüğünden gelmektedir. (Latince: his-toria, İtalyanca: storia, Fransızca: histo-rie, İngilizce: history, Almanca: Histo-rie). İyonya lehçesinde bildirme, haber alma yoluyla bilgi edinme anlamlarında kullanılan kelime, Attika lehçesinde görerek, tanık olarak bilme anlamlarının yanı sıra çok daha geniş bir anlam içeriğiyle fizik, coğrafya, astronomi, bitki ve hayvan bilgisi ve hatta giderek doğa bilgisini kapsayacak şekilde kullanılmıştır.
Daha fazlası...
I. Wilhelm, ya da Kayzer Wilhelm (Almanca: Wilhelm Friedrich Ludwig) (d. 22 Mart 1797– ö. 9 Mart 1888) Prusya kralı (2 Ocak 1861–9 Mart 1888) ve ilk Alman İmparatoru (18 Ocak 1871–9 Mart 1888)idi.
I. Wilhelm 1858'de Prusya'nın yönetimini kardeşinden devraldı. Yeni kralla yeni bir siyasi seyrin başlayacağı ümidine kapılmış pek çok kişi bulunmaktaydı. Başlangıçta esasen beklentiler doğrultusunda liberal bir yönetimin oluşacağına dair izlenimler vermekteydi. 1858'de aynı dönemde İtalya 'da güçlü birlik hareketi oluşmuştu. 1859'da İtalya Fransa'nın desteğini alarak devlet adamı Covour ile özgürlükçü general Giuseppe Garibaldi'nin önderliğinde Avusturya'ya savaş açtı. Bismarck'ın önerisine uyan Prusya Avusturya'yı desteklemedi. Yenilgiye uğrayan Avusturya yukarı İtalya'daki pek çok toprağını kaybetti. 1862'de Prusya'nın İtalya Krallığını tanıması üzerine Avusturya'yı kendisine cephe almış oldu. Bu yıllardaysa Prusya kendi içinde ve gelecek için çok önemli olacak bir bunalım yaşamaktaydı. Kardeşinin ölümüyle tahta geçen I. Wilhelm kısa zamanda restorasyon yanlısı eğilimler göstermeye başlamıştı. İlk Prusya kralı gibi Königsberg'de halkın yerine tanrının inayetiyle taç giymek istiyordu.
|
Palmira, (Arapça: تدمر , Tedmur veya Tadmor, İngilizce: Palmyra) orta Suriye'de antik zamanların önemli dini ve ticari merkezi olan, UNESCO tarafından 1980 yılında Dünya Miras Listesi'ne alınan şehir.
Şam'ın 215 km kuzeydoğusunda, Humus'un 155 km doğusunda ve Fırat'ın 120 km güneybatısında bir vaha üzerinde kurulmuştur. Suriye çölünün ticari kervanlarının geçiş noktasında olması sebebiyle "Çölün Gelini" de denilen şehrin isminin bulunan ilk bilgilere göre Tedmur, Tedmür, Tadmur veya Tudmur olduğu Mari'de bulunan Babil tabletlerindeki kayıtlardan anlaşılmıştır. Fransız arkeologlar tarafından 1933 yılından itibaren antik Mari şehrinden çıkarılan 25.000 tabletten anlaşıldığına göre Palmira'nın tarihi M.Ö. 19. yüzyıla kadar gerilere gitmektedir. Yunan ve Roma kaynaklarında ise 1. yüzyıldan itibaren kayıtlara rastlanılmıştır.
|
Babil'in Asma Bahçeleri, M.Ö. 450'li yıllarda tarihçi Herodot "Babil, yeryüzünde bilinen bütün diğer şehirlerin ihtişamını aşar." demiştir.
Herodot, şehrin dış duvarlarının 80 kilometre uzunlukta, 25 metre kalınlıkta ve 97 metre yükseklikte olduğunu ve 4 atlı bir arabanın gezinmesine uygun olduğunu belirtmiştir. İç duvarlar, dış duvar kadar kalın değildi. Duvarların içinde som altından yapılmış büyük heykeller bulunan kaleler ve tapınaklar vardı. Şehrin içinde ünlü Babil Kulesi vardı. Bu kule, Tanrı Marduk'a yapılan bir tapınaktı ve cennete ulaşmak için göğe doğru yükseliyordu.
Babil, M.Ö. 605'den itibaren 43 yıl hüküm süren kral Nebuchadnezzar tarafından yapılmıştır. Daha zayıf bir rivayete göre ise M.Ö. 810 yılından itibaren 5 yıl hüküm süren Asur kraliçesi Semiramis tarafından yapılmıştır.
Bahçeler Nebuchadnezzar'ın sıla hasreti çeken karısı Amyitis'i neşelendirmek için yapılmıştı. Amytis, Medes kralının kızıydı ve iki ülkenin müttefik olması amacıyla Nebuchadnezzar ile evlendirilmişti. Onun geldiği ülke yeşil, engebeli ve dağlıktı. Mezopotamya'nın bu dümdüz ve sıcak ortamı onu depresyona itmişti. Kral, karısının sıla hasretini gidermek için onun memleketinin bir benzerini yapmaya karar verdi. Yapay dağlar ve suların akacağı büyük teraslar yaptırdı.
|
Tarihte bugün
|
|